11 Maddede Neden "PaperWhite 2"? (TR)
Dec 10, 2014 12:09 · 525 words · 3 minutes read
Uzunca bir aradan sonra, yeniden merhaba!
Blog ile ilgilenmeyeli epey zaman oldu, farkındayım. Hamburg’a geldiğimden beri zaman o kadar hızlı akıyor ki, yazmaya pek vakit bulamıyorum. Şu an yazıyorum, çünkü daha önce sosyal medyadan belki de birkaç kez paylaştığım bir konuyu buradan da paylaşma ihtiyacı duydum. Zira bu konuyla ilgili epey mesaj aldım.
Almanya’ya gelirken, bagaj limiti olduğu için yanımda ancak birkaç kitap getirebilmiştim. Geniş bir e-kitap arşivim olduğundan iPad ile kitap okurum diye düşündüm, fakat öyle olmadı. 15-20 dakikalık bir süreden sonra iPad ciddi anlamda gözlerimi yormaya başladı. Ben de alternatif bir çözüm aradım ve nihayetinde de, 22 senelik yaşam serüvenimde bugüne kadar teknoloji alanında yapmış olduğum en değerli harcamayı yapıp “Amazon Kindle PaperWhite 2” diye muhteşem bir cihaz aldım. Şimdi de reklamlar!
Neden bir e-kitap okuyucu, neden bir PaperWhite 2 satın aldım?
- Kağıttan farksız: Ben ilk defa e-ink ekranlı bir cihaz kullanıyorum ve kesin olarak söyleyebilirim ki, kağıttan hiçbir farkı yok.
- Aydınlatma teknolojisi: Çoğunlukla karanlıkta kitap okuyan biri olarak tek endişem, ışıklı bir cihazın iPad’te olduğu gibi gözlerimi yoracağı endişesiydi. Lakin buna da aydınlatmayı içeriye doğru yapıp gelişmiş bir teknoloji kullanarak bir çözüm bulmuşlar. Ortamın karanlığına göre aydınlatmasını da ayarlayabiliyorsunuz. Mesela ben gündüz aydınlatmayı kapatıyorum.
- Cihazın hafifliği: Çantanızda kalın kalın kitaplar taşımak zorunda kalmıyorsunuz. Tek bir kitabı değil, 2000 kitabı tek bir cihazın içinde taşıyabiliyorsunuz. Cihaz o kadar hafif ki, ben genelde montumun cebinde taşıyorum. Otobüste filan hiç üşenmeden hemen çıkarıp okuyabiliyorum.
- Yabancı dil sözlükleri: Bu aralar sadece İngilizce kitap okumayı tercih ediyorum, haliyle sözlük kullanma gereksinimi duyuyorum. Bu noktada da, Kindle’a entegre ettiğim çevrimdışı Türkçe sözlük inanılmaz başarılı. Kelimenin üzerine tıkladığınızda, hemen Türkçesi çıkıyor. Ayrıca Kindle, üstüne tıkladığınız o kelimeleri bir dosyada saklıyor. Daha sonra siz de o kelimeleri “flash card” halinde görüntüleyip pratik yapabiliyorsunuz.
- Gazete entegrasyonu: Bazı günlük gazeteleri ücretsiz olarak Kindle’a entegre edebiliyorsunuz ve o gazeteler internet olduğu müddetçe her gün güncelleniyor. Mesela ben şu an ücretsiz olarak, “Hürriyet Daily ve Bianet“in İngilizce gazetelerini takip ediyorum.
- Fiyat/performans oranı: Cihazın ücreti biraz pahalı görünebilir, fakat hem İngilizce, hem Türkçe, hem de diğer dillerde inanılmaz büyüklükte bir e-kitap arşivi var. Cihaz zaten kendini 5-10 kitapla amorti edecek. Meristokrasi’ye selam olsun!
- PDF gösterimi: PaperWhite 2’nin mobi uzantılı dosyalardaki başarısı, maalesef ki PDF dosyalarında geçerli değil. PDF uzantılı dosyaları okurken biraz zorlanıyorum, ama ekranı yan çevirince bir nebze olsun daha kaliteli bir görüntüye ulaşabiliyorsunuz.
- Pil ömrü: Günde 2 saat okuma ile, cihazı yaklaşık olarak 2 haftada bir şarj etmeniz gerekecek, yani bu da bataryasının muhteşem olduğunun bir göstergesi.
- Web taracıyısı: Kendine ait bir tarayıcısı var. Tablet ya da bilgisayarda olduğu gibi başarılı sonuçlar elde edemezsiniz; fakat gerekli olduğunda da gayet kullanılabilir.
- Not alma fonksiyonu: Benim gibi kitap okurken sıkça not alan biriyseniz, cihazın üzerinde not alma imkanı da mevcut. Daha sonra aldığınız bu notlara tek tıkla ulaşabiliyorsunuz. Hatta aldığınız bu notları sosyal medyada da paylaşabiliyorsunuz.
- Metin boyutu ayarlanabilirliği: Yakını görememe sorunu olanlar için puntonun ayarlanabilirliği muhteşem bir şey. Puntoyu istediğiniz kadar büyütebilirsiniz.
Uzun lafı kısası arkadaşlar, kitap kokusu romantizmini bir kenara bırakıp bu aleti alın. Kitap okuma süreniz en az iki-üç katına çıkacak, eminim.
Merak ettikleriniz olursa, her zaman yazabilirsiniz. Kitabınız bol olsun!